Duygular çok hassas ve narindir, insan yaşamını önemli ölçüde etkiler. Her ne olursa olsun bir insanın duyguları asla tamamıyla çözümlenemez. Bu da duygularımızın ucu bucağı görünmeyen bir tünel olduğunu kanıtlar niteliktedir.
Duygusal bir insan hakkını nasıl savunmalıdır?
Bazen size karşı yapılan haksızlıklara veyahut da saygısızlıklara inat gür bir sesle haykırmak istediniz mi? İnsanoğlu doğası gereği haklarını savunma mekanizmasına sahiptir. Çocukluğumuza dönüp baktığımızda bu konunun ilk örneklerini görürüz; Parkta oyun oynarken sıramızın kapılması, oyuncağımızın elimizden alınması vb. gibi örnekler verebiliriz. İnsanlar haklarını savunmak için çeşitli yollar denerler ve burada hepsinde de olan ortak amaç istenilene ulaşmaktır. Peki duygusallık bu işin neresinde? Aslında gayet basit, Bir haksızlıkla karşı karşıya kaldığımız zaman sinirlerimize hakim olamayabiliriz. İstediğimize ulaşmak isterken duygusallığımız sebebiyle elimizdekini de kaybedebiliriz. Maalesef hayatın insana ne göstereceği belli değil, o nedenledir ki; haksızlıklar, ihanetler, kumpaslar günümüzde gayet olağandır. O yüzden genelde bu mücadelelerde kazanan kişiler sakin kalabilenlerdir. Haklının acelesi yoktur… Eğer ki kişi kendinin haklı olduğunun bilincindeyse ve mücadelesinde ısrarcısya karşısında duracak güç sayısı da bir o kadar azdır.
Duygusal bir insan ilişkilerinde nasıl bir yol izlemeli?
İnsan ilişkilerinde kararında duygusallığın samimiyet göstergesi olduğu görüşündeyim. Ayarında duygusallık bizim iyi niyetimizi ortaya çıkarır ve karşı tarafa güven aşılar. Duygusallığın aşırıya kaçması durumunda karşı tarafa sürekli iyi niyetli ve alttan alıcı tavrımız yüzünden zayıf karakter imajı verebiliriz ve bu tehlikelidir. Eğer bu imajı karşı tarafa verirsek ve karşımızdaki kişi göründüğü kadar iyi birisi değilse bu iyi niyetin suistimal edilmesine yol açar. Bana göre Dünya -çok üzülerek söylüyorum ki- çıkarcıların ve acımasızların dünyası olma yolunda ilerliyor. İnsanlara güvenmenin bu denli zorlaştığı bir noktada iyilerin kenetlenmesi gerekiyor. Sonuç olarak karşımıza çıkacak her olumsuzluk ve sırtımızdan yiyeceğimiz her hançere hazırlıklı olmalıyız.
Okuduğunuz için teşekkür ederim.
